Yıl 632, Hicretin dokuzuncu senesi. On bin kişilik İslam Ordusu Mekke’yi fethetmiş, Resul-i Ekrem (S.A.V) Efendimiz Veda Hutbesini irad ediyordu. Hepimizin çok iyi bildiği şu cümle döküldü mübarek ağzından iki cihan güneşimizin: “Size iki şey bırakıyorum; bunlara sımsıkı sarıldığınız müddetçe asla yolunuzu şaşırmazsınız: Allah’ın Kitabı ve Resulü’nün sünneti.”
DevamYazar: Sabri YAZAR
NEREDEN NEREYE!
Müslümanız Elhamdülillah…
Hepimiz İmanın altı şartını ve İslam’ın beş şartını biliyoruz, dilimizle ikrar, kalbimizle tasdik ediyoruz…
Amenna ve Saddakna.
Asıl mesele şu: Müslümanlık sadece bu on bir maddeyi bilmek midir?
DevamAcziyetimiz
Şu sıralar hepimizi yoğun olarak ilgilendiren fakat elimizden hiçbir şeyin gelmediği ve hala çoğumuzun da ibret almadığı bir olayla karşı karşıyayız.
Küçücük bir mikrop…
Küçücük bir cisim…
Devam