KORONAVİRÜS ve TÜRKİYE’DE PETROLÜN DURUMU

Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve Covid-19 adı verilen hastalığa yol açan koronavirüs (corona virüsü), Antarktika hariç tüm kıtalara ve 170’ten fazla ülkeye yayıldı. Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Sağlık Örgütü(WHO) de koronavirüsü “pandemi” (salgın) olarak sınıflandırdı.

‘’Koronavirüs yalnızca insan sağlığını değil küresel ekonomiyi ve iş dünyasını da tehtid ediyor.’’

Koronavirüs salgını, petrol piyasalarındaki yüksek stok ve düşük talep sorununu daha da artırdı. Bu koşulları konuşmak ve satış fiyatlarını korumaya yönelik bir üretimde sınırlamalar ve önlemler alıp anlaşmak için Viyana’da bir araya gelen OPEC ve Rusya, toplantıdan bir sonuç alamadan ayrıldılar. Suudi Arabistan üretimi kısmaktan yanaydı. (Suudi Arabistan’ın ABD’den bağımsız bir şekilde bu kararı aldığını söylemek çok zor.) Suudi Arabistan, Rusya’yı petrol fiyatları açısından köşeye sıkıştırmaya çalıştı. Rusya ise üretimi kısmayacağını arttırmaya devam edeceğini açıklamıştı.

Rusya’nın toplantı sonucunda bu kararları alırken, böyle bir “savaş” olasılığına karşı bir süredir hazırlandığını, zaman içinde, fiyat düşüş ve çıkışlarına karşı etkilenmemek amacıyla 150 milyar dolarlık bir fon oluşturduğu söyleniyor. Rusya, bu fon sayesinde, 40 doların altında ham petrol fiyatına 6 yıl dayanabileceğini iddia ediyor.

Petrol fiyatlarının düşmesi petrolü girdi olarak kullanan sektörleri ve petrol ithalatçısı olan ülkeleri olumlu etkileyeceğini söyleyebiliriz. Yani petrol ithal eden ülkeler olumlu, ihraç edenler olumsuz etkilenecektir.

Petrolü ithal eden ülkeler arasında Türkiye de vardır. Petrolün birçok üretim sektöründe girdi olarak kullanılması ve üretim maliyetlerinde bir azalmaya neden olması Türkiye ekonomisini olumlu etkileyen başka bir etkendir.

Yine Türkiye açısından baktığımızda; 40 milyar doların üzerinde de bir enerji ithalatı var. Merkez Bankası’nın yaptığı bir hesaplamaya göre petrol fiyatlarında 10 dolarlık bir düşüş ithalat faturasını 4 milyar dolar azaltmaktadır. Yani, yaklaşık 20 dolarlık bir düşüş devam ettiğinde 8-10 milyar dolarlık ithalat faturası düşecek demektir.

Sonuç olarak, Koronavirüsü petrol üzerindeki gizli savaşları açığa çıkarmış, mevcut düzeni bozmuş yeni dengelere kapı açmıştır.

Türkiye’nin bu süreçten en az zararla veya zarar görmeden çıkabilmesi için hem sağlık alanında tedbirler artırılmalı, hem de ekonomide olabilecek risklere karşı tedbirler alınmalıdır. Petrol fiyatlarının düşmesi de Türkiye’nin temel sorunlarından biri olan cari işlem açıkların azaltılmasında ve enflasyonun kontrol altına alınmasında önemli katkı sağlayabilecektir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir